Ecce Homo, 15-17. yüzyıllarda batıda Hristiyan sanatında egemen olan temaya verilen isimdir. Romalı Yahuda Vali Pontius Pilate’nin, İsa’nın çarmıha gerilmesini isteyen Yahudilere söylediği sözlere dayanır. Bu tema resimde genellikle iki biçimde işlenir. Biri, İsa’yı ibadet ederken gösteren baş ve yarı gövde tasvirleri, diğeri ise yargılama sahnesinin öyküsel anlatımıdır. Her iki biçimde de İsa kamçılanmış ve aşağılanmış durumdadır. Romalı askerler, kendisine dikenden bir taç ve mor bir kaftan giydirmiştir. Pek çok resimde de İsa’nın elleri bağlanmış ve boynuna bir ip geçirilmiştir. Çalışmamız bu tema üzerinden kurgulanmıştır. Bugün aynı batının mülteciler için pozisyonu İsa’yı çarmıha geren Romalılarla eşdeğerdedir. Ecce Homo da Müslüman katliamına seyirci kalan diğer Müslüman ülkelerin durumuna atıf olarak değerlendirilebilir. Biliyoruz ki modern dünyanın batıya özgü özgürlük söylemi yalnızca kendisi gibi düşünen, yaşayan, batı değerlerini özümsemiş “seçkin orta ve üst sınıf beyazlar”a ait oryantalist bir söylemdir. Garp karşısında şark her zaman köle ve sömürülecek bir nesne konumundadır. Ürettiğimiz çalışma tüm bu özgürlük söylemlerinin karşısında mültecinin durumu aslında başına dikenli taç takılarak tutsak edilmiş insan figürüyle sembolize edilmiştir.